159544_54371

 

 

 “Cumhuriyet’in 100. yılında daha müreffeh bir Türkiye’nin şafağında eğitim sistemimizi, kendini tanımanın ve iyi insan olmanın şartlarını içeren bir özgürleşme süreci olarak yapılandırıyoruz. Kendi medeniyet değerlerimiz ekseninde dünyayı kavrayan güçlü bireylerin kültür, sanat ve teknoloji odaklı gelişimlerine dayanan yeni bir sistematik oluşturma çabasındayız. Türkiye’nin bugün olduğu gibi yarın da ideal mefkûresini tanımlayabilmesi bakımından hayati bir öneme sahip olan ve maddi altyapısı büyük oranda tamamlanmış bir zemine kurulacak olan bu yeni eğitim öğretim sistematiği, maarif çağı olarak tecelli edeceğine inandığımız Türkiye Yüzyılı idealinin gerçekleşmesi için kritik bir önem arz etmektedir.

 

Son 20 yılda büyük oranda tamamlanan bu altyapı üzerine kendi sistemimizi inşa etmenin, istişareye dayalı ve millî bir maarif bilinciyle kendi modelimizi üretmenin tam vakti olduğuna inanıyoruz. Bizim modelimiz, hem insani varoluşumuzun evrensel doğasına uygun ve onu geliştiren bir felsefe üzerine kendisini konumlandıracak hem de ait olduğumuz tarihin, geleneğin ve medeniyetin temel karakteristiğini taşıyan millî bir içerikle şekillenecektir. Ancak bu sayede eğitimde arzu ettiğimiz hedefleri yakalayabilir, gençlerimizin hem doğal ve fıtri gelişimini esas alan hem de pedagojik ihtiyaçlarını karşılayabilen zengin bir müktesebat üretebiliriz. Bu, şüphesiz ki bizim müntesibi ve takipçisi olduğumuz büyük ve kadim medeniyet vizyonumuzun da bir gereğidir.

 

 

 

Kısıtlı imkânlarla yüzyıl öncesinde kurulan ülkemiz bugün 19 milyonun üzerinde öğrencisi, 1 milyonun üzerinde öğretmeni, 74 binin üzerinde eğitim kurumuyla yaklaşık 21 milyonluk kitleyi, dolaylı olarak Türkiye’nin tamamını etkileyen bir eğitim sistemine sahiptir. Bu da demektir ki yaklaşık olarak ülkemizdeki her 4 kişiden biri öğrenci, her 80 kişiden biri de öğretmendir. AK Parti hükûmetleri döneminde hazırlanan bütçelerin hemen hepsinde en büyük payı Bakanlığımıza ayıran Sayın Cumhurbaşkanımıza, TBMM’ye ve Komisyonunuza bir kez daha teşekkür etmek isterim. 2002’de Millî Eğitim Bakanlığı, merkezi yönetim bütçesinden en büyük payı alan 4. kurum iken 2024 yılında en büyük payı alan kurum olmuştur. Aynı dönemde eğitim bütçesinin merkezi yönetim bütçesi içerisindeki payı yüzde 10,64’ten yüzde 14,61’e yükselmiştir. Ayrılan bu bütçe ile ülkemizdeki eğitim altyapısı; fiziki yapı, insan kaynağı ve teknolojik donanım açısından dünyada hatırı sayılır bir konuma gelmiştir.

 

Eğitimin tüm kademelerinde okullaşma oranları artırılmış, derslik ve öğretmen başına düşen öğrenci sayısı önemli ölçüde azaltılarak OECD ortalamasına yaklaştırılmıştır. Eğitimde firsat eşitliğini güçlendirmek için şartlı eğitim yardımından, pansiyon kapasitesinin ve bursların artırılmasına, taşıma yoluyla eğitime erişim hizmetinden ücretsiz ders kitapları ve yardımcı kaynaklara kadar çok kapsamlı sosyal yardım politikaları kararlı, kapsamlı ve birbirini destekleyecek şekilde uygulanmıştır. Bu sosyal politikaların uygulanması, dezavantajlı öğrenciler başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerinin eğitim faaliyetlerine erişimini daha da kolaylaştırmıştır.

 

Okul öncesi eğitim 5 yaş grubunda okullaşma oranı 2002-2003 eğitim öğretim yılında yüzde 11,7 iken 2021-2022 eğitim öğretim yılında net yüzde 81,63’e, 2022-2023 eğitim öğretim yılında ise net yüzde 84,95’e yükselmiştir. Temel eğitimde okullaşma oranı 2002-2003 eğitim öğretim yılında net yüzde 90,98 iken 2021-2022 eğitim-öğretim yılında net yüzde 94,34’e, 2022-2023 eğitim-öğretim yılında ise net yüzde 95,29’e yükselmiştir. Ortaöğretimde okullaşma oranı 2002-2003 eğitim öğretim yılında net yüzde 50,57 iken 2021-2022 eğitim-öğretim yılında net yüzde 89,67’e, 2022-2023 eğitim-öğretim yılında ise net yüzde 91,70’e yükselmiştir.

 

"AMACIMIZ EĞİTİM ÇAĞ NÜFUSUNDAKİ TÜM ÇOCUKLARIMIZIN EĞİTİMLE BULUŞMALARINI SÜRDÜRÜLEBİLİR KILMAKTIR"

 

Devamsızlık ve erken okul terki riski taşıyan öğrencilerin devam ettiği okullara yönelik kurumsal kapasite geliştirme ve erken okul terkine yönelik farkındalık arttırma çalışmalarına devam ediyoruz. Bu kapsamda okullarımızda önleme müdahale komisyonları kurduk. Ayrıca görsel sanatlar, müzik, drama/performans sanatları, atölye çalışmaları, telafi/yetiştirme sınıfları ve öğrenciler için mentörlük hizmetleri gibi okul içi ve okul dışı eğitim etkinliklerinden oluşan entegre bir önleme, müdahale ve telafi modeli geliştirme çalışmaları içerisindeyiz. Ortaöğretim çağ nüfusunda okullaşmayan tüm gençlerimize tek tek ulaşarak şartlarına uygun okullaşma seçeneklerinden faydalanmalarını sağlıyoruz. Bu kapsamda tüm eğitim kademelerinde okuldan erken ayrılma riski taşıyan öğrencilerin erken tespitini kolaylaştırmak için çoklu veri noktaları kullanan bir erken uyarı sistemi geliştirmekteyiz. Amacımız eğitim çağ nüfusundaki tüm çocuklarımızın eğitimle buluşmalarını sürdürülebilir kılmaktır.

 

"DERSLİK BAŞINA DÜŞEN ÖĞRENCİ SAYISINI İLKÖĞRETİMDE 23’E, ORTAÖĞRETİMDE İSE 22’YE DÜŞÜRDÜK"

 

Günümüzde yapılan çalışmalar, okulların sahip oldukları imkânlar ve sunduğu fırsatların öğrencilerin performansı üzerinde belirleyici olduğunu göstermektedir. Okulların öğrenciler üzerindeki bu önemli etkisi, eğitim sistemlerinde okul temelli iyileştirmelere odaklanılmasına neden olmuştur. Buradan hareketle eğitimde fırsat eşitliğinin güçlendirilmesi için okullar arası imkân farklılıklarının azaltılmasını önemli odak noktalarımızdan biri olarak görüyoruz. Bu doğrultuda derslik başına düşen öğrenci sayısını azaltmak için eğitim altyapımızı sürekli güçlendirdik ve 2003 yılından bugüne kadar toplam 363 bin 662 adet yeni dersliğin yapımını tamamlayarak eğitim ve öğretimin hizmetine sunduk. Yapılan yeni dersliklerle her eğitim kademesinde derslik başına düşen öğrenci sayısını ülke genelinde her geçen gün azaltıyoruz. Bütün bu çalışmalar sonrasında derslik başına düşen öğrenci sayısını ilköğretimde 23’e, ortaöğretimde ise 22’ye düşürdük. Böylece büyük bir artış gösteren öğrenci sayısına rağmen eğitim ortamlarını önemli ölçüde iyileştirdik.

 

 

"3 MİLYON ADAYA ÜCRETSİZ SINAV BAŞVURUSU İLE SINAV TERCİHİ VE YERLEŞTİRME HİZMETİ VERİLMİŞTİR"

 

Öğretmenlerimizin barınma ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla gerçekleştirdiğimiz birebir görüşmeler neticesinde, öğretmenler için ihtiyaç duyulan konteyner sayılarını ilçe bazlı olarak tespit ettik ve 11 bin 76 konteynerin illere sevkini AFAD ile koordineli bir şekilde gerçekleştirdik. 6 Şubat tarihinde meydana gelen ve afet bölgesi ilan edilen illerden Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS), Kamu Personeli Seçme Sınavına (KPSS) ve Dikey Geçiş Sınavına (DGS) başvuru yapan adaylar ile bugüne kadar yapılan sınavlarda şehit eşi, şehit çocuğu, gazi, gazi eşi ile gazi çocuklarından yaklaşık 3 milyon adaya ücretsiz sınav başvurusu ile sınav tercihi ve yerleştirme hizmeti verilmiştir. Afet bölgesinde dönemsel olarak gerçekleştirilen ücretsiz sınav uygulaması; şehit eşi, şehit çocuğu, gazi, gazi eşi ile gazi çocuklarına süreklilik arz etmektedir.

 

ÖSYM, 2023 yılı başında açıkladığı sınav takvimi çerçevesinde hizmetlerini ifa ederken, elektronik sınav uygulaması yapılan yabancı dil ve elektronik sınav merkezi sayısını arttırıp hizmet ağını genişletme çalışmalarına da devam etmektedir. Ankara Esenboğa e-Sınav Merkezi, aynı anda 5 bin adayın elektronik sınava girebileceği kapasitesiyle dünyanın en büyük elektronik sınav merkezlerinden biridir.

 

"2023 YILI İÇİNDE ÖSYM BÜNYESİNDE BUGÜNE KADAR YAKLAŞIK 11 MİLYON ADAYIN KATILDIĞI TOPLAM 53 SINAV GERÇEKLEŞTİRİLMİŞTİR"

 

2023 yılı içinde ÖSYM bünyesinde bugüne kadar yaklaşık 11 milyon adayın katıldığı 15’i elektronik sınav olmak üzere toplam 53 sınav gerçekleştirilmiştir. Bu sınavlarda engeli veya sağlık sorunu olan yaklaşık 32 bin 775 aday sağlık durumlarına uygun özel koşullar sağlanarak sınavlara alınmıştır. Ayrıca Türkiye Yurt Dışından Öğrenci Kabul Sınavı (TR-YÖS) 13 yıl aradan sonra ilk defa; Türkiye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), Almanya, Azerbaycan, Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan, Afganistan, Tunus ve Suudi Arabistan’da uygulanmıştır. TR-YÖS’ün ikinci uygulaması 12 Kasım’da tüm illerimiz ile KKTC ile birlikte 12 ülkede (Tunus, Suudi Arabistan, Kırgızistan, Almanya, Afganistan, Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan, Katar, Kuveyt, Moritanya, Rusya) yaklaşık 10.000 adayın katılımıyla gerçekleştirilmiştir.

 

"TOPLAM EĞİTİM BÜTÇEMİZ 1 TRİLYON 619 MİLYAR 907 MİLYON 408 BİN TL OLARAK ÖNGÖRÜLMÜŞTÜR"

 

2024 yılında 1 trilyon 90 milyar 229 milyon 668 bin TL tahsis edilen Millî Eğitim Bakanlığı bütçemiz kapsamında; Engellilerin toplumsal hayata katılımı ve özel eğitim programına 56 milyar 922 milyon 916 bin TL, Hayat boyu öğrenme programına 21 milyar 77 milyon 399 bin TL, Ölçme, seçme ve yerleştirme programına 468 milyon 3 bin TL, Ortaöğretim programına 331 milyar 287 milyon 777 bin TL, Temel eğitim programına 574 milyar 564 milyon 240 bin TL, Uluslararası eğitim iş birlikleri ve yurt dışı eğitim programına 11 milyar 300 milyon 859 bin TL, Yönetim ve destek programına 94 milyar 608 milyon 474 bin TL ödenek ayrılmıştır.

 

 

 

 

 

 

 

anka