ddd

ABB Başkanı Mansur Yavaş, geçen hafta kendisine İmamoğlu'nu ziyaret etmesi için verilmeyen iznin çıkmasının ardından Silivri'de cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nu ziyaret etti.

 

Halk TV'nin haberine göre; soruşturma kapsamında birden fazla ifade vererek etkin pişmanlıktan yararlanan hakkında konuşan Yavaş, "Şuanda ortada itiraf değil, iftira vardır. Kurtulmak isteyen herkes kolayca bu yolu seçebilir. Bunun adına hukuk falan denmez." dedi.

 

"BAŞARILI OLAN CHP'Lİ BELEDİYELERİ İTİBARSIZLAŞTIRILMAK YOLUYLA İKTİDAR DEĞİŞİKLİLİĞİNİN ÖNÜNE GEÇİLMEK İSTENİYOR"

 

Ekrem İmamoğlu'nda ziyaret esnasında 'suç işlememiş birisinin özgüvenini' gördüğünü belirten Yavaş şu açıklamayı yaptı:

 

"Bu yargılamaların siyasi olduğu konusunda kamuoyunda çok geniş bir kanaat var. Yüzde 60-65'in üzerinde... Dolayısıyla zaman zaman Türkiye'de bu tür siyasi yargılamalar oluyor. Ama sonunda da tam tersi uygulamalarla karşılaşıyoruz. Hukuk herkes lazım. Bu yargılamalar konusunda her yerde yaptığımız konuşma var. Biz belediye başkanları olarak, hiçbir dokunulmazlığımız yok. Ancak bizim yargılanma usullerimiz de var. 4482 sayılı kanun var, Danıştay'ın 1. ve 2. Dairelerinin belediye başkanlarının sorumluluklarıyla ilgili vermiş olduğu kararlar var. Dolayısıyla hukuka uygun bir şekilde yargılanmamış lazım. Maalesef son soruşturmalarda pek bunları göremiyoruz. 4483 sayılı memurların yargılanması konulu kanuna hiçbir şekilde uyulmuyor. Dolayısıyla, inşallah bugünler geçecek. Yargılamalar sonunda haksızlık varsa, haklılık varsa hepsi ortaya çıkacak.

 

"Ekrem Bey yargılamasının canlı yayında TRT'de yapılmasını istiyor. Bu kendisinin duyduğu özgüvenle ilgili bir şey. İnşallah bu yargılamaların ne kadar haksız olduğu bir gün ortaya çıkacak. Ben kişisel olarak da aynı kanaatteyim. Başarılı olan CHP'li belediyeleri itibarsızlaştırılmak yoluyla iktidar değişikliliğinin önüne geçilmek isteniyor. İşin özeti budur."

 

"BUNUN ZARARINI MAALESEF TÜRK HALKI ÇEKİYOR"

 

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ında 11 Haziran'da tahliye edilmeyi beklediğini ifade eden Yavaş şunları söyledi:

 

"İnfaz Kanunu'na göre çok ağır ceza alanlar 1-2 ay yatıp çıkacaklar. Yatarı olmayan suçlardan gençler, belediye başkanları yatıyor, Ümit Özdağ da aynı şekilde. (Özdağ) Mahkum olmayacağına inanıyoruz, fakat mahkum olsa bile artık yargılamanın yapılmasına gerek yok fazlasıyla yattı.

 

Hukuk içerisinde yapılsın, hukuk herkese lazım. Adalet olmayan yerde ekmek olmuyor, bunun zararını maalesef Türk halkı çekiyor."

 

"ORTADA İTİRAF DEĞİL, İFTİRA VARDIR"

 

Soruşturmada iki kez ifade veren isimler hakkında İmamoğlu ile görüştüğünü belirten Yavaş, konuşmasına şöyle devam etti:

 

"Herkes akli cürmün ne olduğuna bir baksın. Yani kanundan akli cürüm nedir, sonuçları nedir bir baksın. Siz insanları tutuklar, tutuklulukla tehdit ederseniz, o tutukluluktan kurtulmak için insanlar birbirine iftira atarlar. Ve aklı cürüm de hiçbir zaman geçerli olmaz, itiraf değil iftiraya döner. Şuanda ortada itiraf değil, iftira vardır. Kurtulmak isteyen herkes kolayca bu yolu seçebilir. Bunun adına hukuk falan denmez. Zaten itiraf edecek birisi, ilk ifadede bunları söyler ya da kendisi karakola davet edilmeden söyler. İki üç defa ifade verilip, beğenilmeyen ifadelerden sonra en son ifadeyi beğenip 'şimdi oldu' diyorsanız bunun adı hukuk falan değildir."

 

"HUKUKSUZLUK OLAN YERDE, HER ŞEY MÜMKÜNDÜR"

 

İBB'ye yönelik operasyonların 5. dalgasının Adana'nın Seyhan ve Ceyhan belediyelerine de sıçraması hatırlatılarak, operasyonların Ankara'ya da uzaması yönünde bir beklentisi olup olmadığına dair sorulan soruya Yavaş, şöyle yanıt verdi:

 

"Hukuksuzluk olan yerde, her şey mümkündür; herkesin size iftira atması mümkündür. Bunlara yok diyemeyiz ama biz kendimize güveniyoruz, haksız hukuksuz hiçbir işimiz olmaz bizim. Çünkü belediyemizde yanlış yapan olmaz mı olur olursa savcılığa biz kendimiz veriyoruz. Ama iftira atana yapacak bir şeyimiz yok maalesef, iftiraya karşı bizi koruyacak olan da yargıdır."

 

Kaynak: Halk TV