Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi öğrencileri, ikinci dönemin uzaktan eğitimle yapılması kararını protesto etti. Öğrenciler adına hazırlanan ortak açıklamayı okuyan Zülal Yılmazer, deprem haberini aldıkları ilk andan itibaren üniversitede ve deprem bölgelerinde dayanışma göstermeye çalıştıklarını söyledi. Okunan bildiride, “Pandemi sürecinden sonra yeni yeni kendine gelen üniversitenin yapısını tekrar bozmanıza izin vermeyeceğiz. Online eğitim istemiyoruz.” ifadeleri yer aldı.
Öğrenciler adına hazırlanan ortak açıklamayı okuyan Zülal Yılmazer, şunları dile getirildi:
“KYK yurtlarının depremzedelere tahsis edileceği söylendi. Çok kısa bir süre içerisinde biz öğrenciler, yurtlarımızdan atıldık. KYK yurtları henüz üniversite öğrencileri için dahi yetersiz ve niteliksizken depremzede bir ailenin, kişinin ihtiyaçlarını gidermesi için olanaksız gözükmektedir. Depremzedelere tahsis edilebilecek birçok boş konut, otel ve misafirhaneler gibi alanlar söz konusuyken KYK yurtlarını çözüm olarak sunmak, üniversite öğrencilerinin, özellikle depremzede öğrenci arkadaşlarımızın mağduriyetini iki katına çıkartmaktır. KYK yurtlarının çözüm olamayacağını söylüyoruz. Çünkü bir mağduriyeti, başka bir mağduriyet açığa çıkartarak ortadan kaldıramazsınız.
KYK yurtlarının tahsis edilmesi gerekçesiyle depremden sonra alınan ilk kararlardan birisinin online eğitime geçiş olması, üniversitenin kendisine yöneltilen bir diktedir aslında. Biliyoruz ki ilerleyen süreçte de depremin etkisini olabildiğince azaltmak, travmayı pekiştirmeden dayanışma gösterme olanağımız da üniversitede bilgi üretim süreçlerini yan yana gerçekleştirmemizle mümkün.
Bizler ancak üniversite gibi bir alanda eğitim ve bilimle hemhâl olabildiğimiz ölçüde deprem sonrası süreçte dayanışmayı artırabiliriz. Pandemide deneyimlemiş olduğumuz online eğitim sürecinin yetersizliği ve niteliksizliğinin, üniversite öğrencilerini bizatihi kendi bilgi üretim süreçlerinden koparttığı, akademisyen- öğrenci ilişkisini ve mekânsal olarak üniversitenin kendisiyle olan ilişkisini yabancılaştırdığı, dolayısıyla da eğitime yönelik bir kesintililik hâli ortaya koyduğu çok açıktır.
Depremzede arkadaşlarımız da yaşadıkları travmayı normal yaşantılarına dönerek belki bir nebze hafifletme imkânı bulacaktı, ancak online eğitim kararı ile travma, depremzede öğrenciler için pekişmiş olacaktır. Tüm bunlarla beraber alınan online eğitim kararının hiçbir makul yanı olmadığı ortadadır. Biliyoruz ki, depremzedelere barınacak yerin tahsis edilmesi bir zorunluluktur ancak bunun, öğrencileri kapı dışarı ederek yine barınma krizini artıracak şekilde yapılması kabul edilebilir değildir. Bizler bir gece yarısı eşyalarımızın torbalara doldurulup kapının önüne koyulmasını kabul etmiyoruz.
Dün YÖK kararı ile hibrit eğitim olanağının dahi söz konusu olmadığını, online eğitimde ısrarcı bir tutum sergilediklerini öğrendik. Hibrit eğitim kararı almış üniversitelerde bu karar geri çekildi ve online eğitime geçildiği açıklandı. Ancak YÖK’ün aldığı bu karar, bizim için yok hükmündedir. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi öğrencileri olarak bu süreçte vazgeçilen ilk alanın eğitim olmasını kabul etmiyoruz, bizler buradayız ve dayanışmamızı üniversitede yan yana gelerek göstermek istiyoruz. Pandemi sürecinden sonra yeni yeni kendine gelen üniversitenin yapısını tekrar bozmanıza izin vermeyeceğiz. Online eğitim istemiyoruz.”