CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel, “Kızılay’ın başındaki Kerem Kınık’ı istifaya ve Kızılay kuruluşunu şeffaflığa davet ediyorum” dedi. Sertel, bugün yaptığı açıklamada, 26 ve 27. dönemde TBMM Başkanlığı’na Kızılay’ın faaliyetleri ve Kızılay hakkındaki iddialarla ilgili çok sayıda soru önergesi verdiğini belirterek, bu önergelerin ya yanıtlanmadığını ya da içeriğinde bilgi olmayan yanıtlar olduğunu söyledi.
CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel, “Kızılay’ın başındaki Kerem Kınık’ı istifaya ve Kızılay kuruluşunu şeffaflığa davet ediyorum” dedi. Sertel, bugün yaptığı açıklamada, 26 ve 27. dönemde TBMM Başkanlığı’na Kızılay’ın faaliyetleri ve Kızılay hakkındaki iddialarla ilgili çok sayıda soru önergesi verdiğini belirterek, bu önergelerin ya yanıtlanmadığını ya da içeriğinde bilgi olmayan yanıtlar olduğunu söyledi.
Sertel, bugün yaptığı açıklamada, 26 ve 27. dönemde TBMM Başkanlığı’na Kızılay’ın faaliyetleri ve Kızılay hakkındaki iddialarla ilgili çok sayıda soru önergesi verdiğini belirterek, bu önergelerin ya yanıtlanmadığını ya da içeriğinde bilgi olmayan yanıtlar olduğunu söyledi. Sertel, “Kızılay şeffaf olmalı ama Kızılay şeffaf olmadığı gibi nasıl yönetiliyor bu konuda kamuoyu da çok derin şüpheler içerisinde. Çünkü milletvekillerinin verdiği soru önergelerine yanıt vermeyenler halka hiç yanıt vermiyorlar. Tekrarlıyorum; Kızılay bütün faaliyetlerini internet sitesinden açık ve şeffaf olarak yayınlamalıdır ama bu ancak Kerem Kınık’tan sonra olacaktır” diye konuştu.
“Kızılay’ın başındaki Kerem Kınık’ı istifaya ve Kızılay kuruluşunu şeffaflığa davet ediyorum. Kızılay aldığı tüm yardımları, her şeyi kendi internet sitesinde paylaşmak durumunda. Türkiye’de topladığı kan miktarını, sattığı kan ve trombosit miktarını, bedellerini ne kadar yiyecek içecek ne kadar yardım aldığını ve nerelere ne yardımı yaptığını kendi internet sitesinde paylaşmak zorunda. Bunun için Kızılay’a çok sayıda soru önergesi verdim. İçişleri Bakanlığı aracılığıyla kamuoyuna açıklanması için çok çaba sarf ettim. Sekiz soru önergeme verilen yanıt hiç de tatmin edici değil. Hatta yanıt verilmeyenler de var.
İlk soru önergemi 4 Aralık 2019’da vermişim. Sağlık Bakanlığı, SGK ve Türk Kızılay’ı tarafından yürütülen Plazma Fraksiyonu Projesi çerçevesinde birçok hastalıkta kullanılan plazmadan elde edilen ürünlerin temini için 18 şirket ihaleye girmiş teklif vermişti. 2017 yılında Murat Sancak’a bu ihale verilmişti. Bu doğrultuda sordum; ‘Firmaya ihale edilen proje hayata geçmiş midir? Geçirilmediyse nedeni nedir? Bu soru önergem yanıtsız kaldı.
İkinci soru önergem Elazığ-Malatya depreminin ilk günü para yardımıyla tepki çeken Kızılay’a Ensar Vakfı’na bağışladığı 8 milyon doların hesabını sormuştum. Başkentgaz’ın kendisine yaptığı bağışı aktararak yaptığını söylemişti Kızılay ve vergi kaçırmanın usulüne uygun olduğu zaman mübah olduğunu söylemişti. Kızılay yönetimi. Buna ilişkin İçişleri Bakanının verdiği yanıt ‘derneğin kararları tüzüğüne göre yetkili kurullarca alınıp, uygulanmıştır’ olmuştu.
Yine Kızılay’a İzmir Şubesi tarafından dağıtılan alışveriş kartlarından 500’ünün kaybının nedenini sormuştum. ‘Nasıl kayboldu, kimlere verildi, 144 bin tutarında bir açık var, müfettiş görevlendirecek misiniz’ demiştim, İçişleri Bakanı “Konunun incelenmesi için ilgili denetime başlanmıştır” demişti fakat bu olayın da üstü kapatıldı.”